2014 yılının sonbahar aylarında ilk dişimi kaybetmiştim. Yıllar önce yapılan kaplama dişlerin ömrü dolup sırasıyla ikinci ve üçüncü dişimi de kaybettikten sonra gündemime nihayet implant tedavisi girmişti. Şansıma, kaybettiğim dişlerin yerleri ve konumları implant için oldukça uygundu. Ancak uygun olmayan iki faktör daha vardı: zaman ve para. Birkaç defa başarısız girişimlerde bulunsam da özellikle araya giren iki yıllık pandemi sürecinde değil implant, basit bir diş çürüğünü bile tedavi edecek doktor bulamadık.
Bu gidişat, sevgili kuzenim Ezgi‘nin Eskişehir’de kendi muayenehanesini açmasıyla nihayet bir son buldu. Eşimin basit bir işlemi için gittiğimizde ben de kendimi bir anda dişçi koltuğunda buldum. Sağ olsun Ezgi’nin ikna etmesiyle 27 Mayıs günü nihayet operasyon başladı.
İmplant tedavisi oldukça kapsamlı ve bir o kadar da sabır isteyen bir tedavi. “İmplant” denilen şey benim düşündüğümün aksine, dişin kendisi değil, dişi çene kemiğinde tutmaya yarayan biyouyumluluğu yüksek olan vidaymış. Evet, cerrahi bir operasyonla çene kemiğinizde açılan yuvalara önce vidalar yerleştiriliyor. Bu vidalar, tedavinin de en pahalı olan malzemelerini oluşturuyor. Yukarıda bahsettiğim “biyouyumluluk” kavramını kısaca açıklamak gerekirse, çene kemiğine yerleştirilen bu özel malzeme, doğal kemik dokusuyla büyük bir uyum yakalıyor ve doğal kemik zamanla bu vidanın etrafını doldurarak oradaki formasyonu doğala en yakın hale getiriyor. İşte “yerli” ve “yabancı” malzemenin farkı, fiyatı, kalitesi tam da bu malzemenin mühendisliği ve bileşimiyle ilgili.
Dişçi koltuğuna o güne dek başıma gelecek en uzun operasyon için uzandım. Öncelikle diş etimi uyuşturdular. Aynı anda üç implant vidası birden yerleştirilecekti. Doktor sırasıyla implantın yerleştirileceği diş etlerini kesti. Elbette uyuşturucu etkisinde bunların hiçbirisini duymuyorsunuz. Gereken açıklık sağlandıktan sonra çene kemiğine en uygun olacak implant seçildi ve bunun oturacağı yuva/kanal kemik üzerinde açıldı. Şimdi bu noktada şöyle bir detay var. Özellikle ağzın üst kısmındaki boşluklarda sinüslerin zamanla kayması gibi bir sorun oluyormuş. Bu kaymanın üst sınırı 8,5 mm. Bu sınırın altında kalan dişlerde sinüs lifting denilen bir ilave işlem yapılıyor ve sinüs biraz daha itiliyor. İşte benim üst dişimde tam 8,5 mm boşluk kalmıştı. Dolayısıyla buraya operasyon içinde operasyonla sinüs lifting işlemi uygulandı. Eğer implant yaptırmak niyetindeyseniz ve eksik dişiniz üst kısımda ise mutlak suretle elinizi çabuk tutun. Yaşa bağlı olarak bu kayma yaşanıyor.
Yaklaşık 45 dakikalık bir operasyonla bir adedi üst, iki adedi alt çenede olmak üzere üç adet kanal açıldı. İmplant vidaları bu kanallarla büyük bir titizlikle vidalandı. Daha sonra cerrah, açtığı kesikleri yeniden dikti ve beni taburcu etti. Ancak operasyondan sonra 1 saat içerisinde bir iğne olmanızı istiyorlar. Bu iğne, alerji baskılayan bir iğne. Psikolojik olacak, ben iğneyi olduktan sonra sanki ağzımdaki ufak sızılardan da kurtuldum.
Böylece diş etlerinin ve çene kemiğinin bu yeni ve yabancı cisimle uyum sağlaması için gereken süreç başlamış oldu: tam 3 ay! Bu süreçte yeme-içme gibi eylemlerde en ufak bir sorun, ağrı, sızı yaşamadım. Üç aylık bu dönemin sonunda 3 Eylül tarihinde Ezgi yeni bir davet yollayarak beni çağırdı. İşte bu gördüğünüz röntgen filmi, üç aylık periyodun sonunda ağzımdaki vidaların durumu. Görülebileceği üzere implant vidalarının çeperleri tamamen kemik dokusuyla sarılı durumda. Filmdeki vaziyetin iyi çıkması üzerine, üç ay önce dikiş atılarak gömülen vidaların üzeri yeniden kesilerek açıldı. Bu sefer iyileşme başlığı denilen kapaklar açıkta duran vida kanallarına yerleştirildi. Böylece diş etinin bu açıklığa alışması sağlandı.
Yaklaşık 10 gün sonra artık implant tedavisi büyük oranda tamamlanmış oldu. Artık sıra, kemiğe iyice oturmuş halde olan vidalara dişleri oturtmaya gelmişti. Bu işlem için iki farklı seansta ağzıma uygun kalıp alındı. Alınan kalıplara göre ve dişin doğal renginde dişler yapıldı. Yapılan parçalar implant yuvalarına oturtularak ağız içi konforunun sağlanıp sağlanmadığı test edildi. Nihayet ufak rötuşlar da yapıldı ve 24 Ekim günü tüm dişler yuvalarına yerleştirildi. 27 Mayıstan 24 Ekime tam 5 ay süren tedavi süreci başarıyla tamamladı. Üst çenedeki sınır pay olan 8,5 mm’den dolayı iyileşme sürecimi, doktorum bilerek üç ay tutmuş. Eğer böyle bir sorununuz yoksa, süreç daha da kısalabiliyor. Sevgili doktorum ve kuzenim Ezgi’ye ve ekibine (Efe ve Şeyma) bir kere daha teşekkür ederim.
Ezgi’nin oldukça aktif olarak kullandığı Instagram profilini aşağıya bırakıyorum. Bu hesabı takip etmenizi tavsiye ederim. Çünkü neredeyse günlük denilebilecek sıklıkta genel ağız sağlığı ve diş bakımı konularında da güzel ipuçları veriyor. Eskişehir’de ve civar illerde yaşayan ve özellikle implant tedavisi konusuna benim gibi yıllardır korkuyla bakanlar, ücretsiz ön muayeneye gidebilirsiniz. Söz veriyorum, acımayacak 🙂
https://www.instagram.com/dt.ezgiguldali/
https://www.doktortakvimi.com/ezgi-guldali/dis-hekimi/eskisehir
Proofhead My Resort 